Organik Sohbetler’in bu haftaki konuğu Çocuk Yogası Uzmanı Gökçe Akyıldız ile çocuk yogası üzerine keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

Hoş geldin! Bugün çok keyifli bir konumuz var. Bu dönemde önem göstermemiz bir konu çocukların nasıl vakit geçirdiği. Biraz kendinden bahseder misin?

Çok dallı budaklı yollardan çocuk yogasıyla yollarım kesişti. Oyunculuk okudum. Aynı zamanda gazetecilik okudum ve yaptım. Ama tiyatro tarafındaydım. O zamanlar yoga çok popüler değildi, aikido salonlarındaki tek tük yoga derslerine giriyordum. Oyunculuk ağır bastı, İstek Vakfı’nda 5 yıl kadar yaratıcı drama eğitmenliği yaptım. İlk çocuklarla tanışmam böyleydi. Bir kapı açılınca, çocuk oyuncu koçluğu yaptım. Bir baktım 24 saat setteyim, tamamen oradan koptum. Sonra buraya Yoga Kinds International geldi, ben de katıldım eğitime. Çok da keyifliydi. Ve ben hemen çocuklarla çalışmaya başladım. Ekolleri harmanlıyorum, çünkü hedef kazanımlar ortaklaşıyor. Sonra teklif gelince yetişkinlere çocuk yogası eğitmenlik eğitimi vermeye başladım. Türkiye’de birçok şehirde eğitimler veriyordum, ta ki pandemiyle ara verdim.

Peki çocuklar neden yoga yapmalı?

Eğitmenlik eğitimlerinde bunların üzerinde duruyoruz. Fiziksel, zihinsel, bedensel bir sürü kazanım sayabilirim. Bu zamanın çocukları çok şanslı. Benim zamanımda böyle bir şey yoktu. Çok küçük yaşta fiziksel ve bedensel gelişimi üzerindeki faydaları bir yana, matın üzerinde pozları yaparken kendilerini izlemeyi öğretiyor. Ebeyevnler de bu konuda bilinçlendi, derslere, atölyelere katılımdan anlıyorum. Bunun yanında, son zamanlarda gözlemlediğim bir agresyon, şiddet eğilimi, bağırma, sebepsiz yere ağlama, enerji patlamalarına şahit oluyorum. Kendileri de bilmiyor neden böyle yaptıklarını. İfade edemez haldeler hislerini. Çocuk yogası önceden de önemliydi ama özellikle pandemide biraz daha önem kazandı. Çocukların bu durumu anlayabilmek için, kendilerini sakinleştirebilmek için çıkış yollarına, rahatlamaya ihtiyaçları var. Bu konuda çocuk yogasının çok önemli olduğunu düşünüyorum.

Çocuk yogasının gözlemlediğin çocuklara en iyi gelen yönü nedir?

Benim Cihangir Yoga’daki 10 yılımda elimde büyüyen öğrenciler oldu ve onların dönüşümlerini gözleme şansım oldu. Benim 3-7 yaş grubundan 8-12 yaş grubuna geçen öğrencilerim var. Her süreçlerine şahit oldum ve o gruptan bu gruba kendi gelişimlerini izledim. Çocuğun aynı oyun içerisinde tavrı değişiyor mesela. Pozların içinde daha sabırsızken, çok daha yavaşlıyorlar. Özellikle nefes çalışmalarında, çabucak alıp verirken, şimdi daha yavaş ve sabırla yapıyorlar. Bu sabırsızlık aşamasından, büyük bir sabırla kendinden küçükleri bekleyen, bana asistanlık yapan çocuklara dönüşüyorlar. Konsantrasyon ve dikkati de çok geliştiriyor.

Çocuk yogasına kaç yaşında başlanmalı?

Mesela 2-8 yaş eğitimleri duyuyorum bazen. 2 yaş çok erken. Benim alt limitim 3’tür, ama onda bile ebveynle, deneme-yanılmayla başlıyoruz. Ama çocuktan çocuğa çok fark ediyor. 3 yaşındaki öğrenci kendi isteğiyle gelip mata otururken, 5 yaşındaki çocuk anneye yapışabiliyor. Bunu anlamanın en güzel yolu bir davet sunmak. Hep “bir deneyelim” derim. Denemeden bilemezsin. O çocuk o an ağlıyor, burası nasıl onun için güvenli bir yer olur? Buna bakmak gerek. Hatta “istersen yalnızca kenardan izleyebilirsin bu dersi” diyorum bazen. Hoşuna giderse katıla da bilirsin, haftaya da gelebilirsin, kapı aralık olacak diyorum.

Ergen yogasından biraz bahsedebilir misin?

8-12 yaşta yavaş yavaş, yetişkin yogasına da dahil olan, yoga felsefesinden esintiler oluyor. Çok kafa karıştırıcı olmadan, onların hayatından da bir şeyler bulabilecekleri şekilde felsefeyi de içine katıyoruz. Örneğin, “ahimsa” yani şiddetsizlik. Önce kendine şiddet uygulamamaktan başlıyor. Onları da bu tema üzerinde düşündürmeye, onların verdikleri örnekler üzerinden temalar kurgulamaya başlıyoruz. Çocuğa göre genç yogasında daha bir akış var. Artık bedenini izlemede daha kuvvetli oluyorlar ve farkındalıkları artıyor. Bunun yanında hormonel değişimler de başlıyor. Yoga bu dönüşüm ile de baş etmeyi kolaylaştırıyor.

Umarım daha çok çocuk yogadan faydalanabilir bu dönemde. Bilgiler için çok teşekkür ederiz.

Ben de teşekkür ederim, keyifli bir sohbet oldu!